13 Ocak 2011 Perşembe

Gaz Sancısına kurtarıcı çözümümüz WİND SALBE!

Bugün bir annenin çırpınışlarını okudum. Bebeği fena halde gaz sancısı çekiyor ve denemediği yöntem kalmamış. Onun bu arayışını görünce kendi günlerimi hatırladım. Saatlerce süren bitip bitip tekrar başlayan yırtınırcasına ağlayan bebeğimin bu durumuna dayanabilmek bide anneliği yeni öğrenirken çok zor.. Bebeğimin ağlamaktan rengi değişirdi o ağlarken bende dayanamaz ağlardım.. Hele bide bu ağlamalar gece yarısı tutarsa yandık !!Uyuyamadığımıza mı yanalım etrafı rahatsız ettiğimiz insanlara mı yani anlayacağınız bu kolikle(gaz sancısı) baya büyük bir savaş verdik.. Hal böyle olunca her yolu deniyor insan.. Elma yağından rezene çayına, metzilinden bitkisel damlasına kadar bütün ilaçları bitkileri devirdik. Ama nafile bebeğim bir türlü rahatlayamıyor. Bu kolik böyle fena bişey çok şiddetli geçirdi benim bebeğim.. En sonunda bir çare bulduk! WİND SALBE gaz merhemi. Masajla birlikte yapılıyor ve çok etkili. Aşağıda anneler sorun yaşayan tüm ebeveynlere yardımcı olması için  anlatacağım.. Bu sadece benim yöntemim ve olumlu sonuçlanmış bir yöntem. Her bebek farklı yaşıyor bu dönemi doktorunuza danışarak önerileri uygulayabilirsiniz.
Bebeğinizin gaz sancısıyla(kolik) baş etmenin yolları:
1) Bebeğinizin ayaklarını sürekli sıcak tutmaya çalışın.
2) Bebeğinizi emzirdikten sonra mutlaka gazını çıkartmak için çalışın. Omzunuza dayayıp sırtına vurun. Bu şekilde bebeğinizle olan iletişiminizde güçlencektir.
3) WIND SALBE gaz merhemi
·        Gaz masajı için elinize yaklaşık olarak 1 cm uzunluğunda merhem sıkın.
·        Elinizi açarak bebeğin vücuduna parelel duracak şekilde koyun ve kaburgalarının altından başlayarak aşağıya doğru ovun. Bu hareketi 6 kez uygulayın.
·       İki dizi büküp karına baskı yaparak 6 saniye durun.
·        Karşı hareket olarak iki bacağı da aşağıya çekin ve düz tutarak ovun.
·        Bebeğinizin karnını sol elinizle üstten, sağ elinizle alttan saat yönünde dairesel hareketle ay çizerek ovun.
·        İki dizi büküp karına baskı yaparak 6 saniye bekleyin ve geri çekin, düz tutarak ovun.
Bebişlerinizle mutlu sorunsuz günler geçirmeniz dileğiyle…

5 Ocak 2011 Çarşamba

Tavuk Suyuna Çorba-Sabır

Güneşli bir gündü. Kadın parkta yanında oturan adama “Bakın, salıncakta sallanan şu kırmızı kazaklı çocuk benim oğlum” dedi. 

Adam gülümseyerek “Güzel bir oğlunuz var” dedi. “Diğer salıncaktaki mavi kazaklı çocukda benim oğlum” 

Sonra saatine baktı ve “Heyyy, Todd, sanırım artık gitme zamanı” diye seslendi oğluna. 

Çocuk salıncakta yükselirken “Beş dakika daha baba, lütfen yalnızca beş dakika daha” diye karşılık verdi babasına. 

Adam başını “peki” anlamında sallayınca çocuk neşeyle sallanmaya devam etti. 

Dakikalar sonra adam ayağa kalkarak tekrar seslendi oğluna “Todd, artık gidelim mi, ne dersin?” 

Çocuk yine gitmeye isteksiz “Ne olur baba, beş dakika daha, lütfen, beş dakika daha” diye bağırdı babasına. 

Adam” Tamam” deyince çocuk kahkahalar atarak sallanmaya devam etti. 

Sonunda kadın dayanamadı ve sesinde gizli bir hayranlıkla “Ne kadar sabırlı bir babasınız” dedi . 

Adam gülümsedi kadına. “Sabır değil yaptığım bayan” dedi. “Büyük oğlum Tommy’yi geçen yıl burada sarhoş bir sürücünün çarpması sonucu kaybettim. Buraya yakın yolda bisiklet sürüyordu. Tommy’e hiç yeterince zaman ayırmamıstım. Oysa şimdi onunla beş dakika daha fazla birlikte olabilmek için herşeyi yapardım. Todd’la ayni hatayı yapmayacağıma söz verdim kendi kendime.. 

O her “Beş dakika daha baba” dediği zaman , oyun oynamak için beş dakika daha kazandığını düşünüyor, oysa işin gerçeği ne biliyor musunuz? Ben onu oyun oynarken beş dakika daha fazla izleyebiliyorum, asıl kazanan benim”



Küçükken okuduğum 'Tavuk Suyuna Çorba'(Jack Canfield,Mark Victor Hansen)hikayelerinden birini paylaşmak istedim sizlerle.İstanbul’da 10 bin aile üzerinde yapılan araştırmada, annelerin yüzde 42’sinin çocuklarıyla iletişim kurmakta başarılı olamadığı belirlenmiş.Uzmanlar anne çocuk ilişkisinin çocuğu iletişim yeteneğini gelişmesinde etkili olduğunu dil ve iletişim sayesinde çocuk yeni kavramlar edinerek soyut kavram ile ilişkileri öğrendiğini söylüyor.Bebeğimizin olması anne olabildiğimiz anlamına gelmiyor.Anne olarak bin parçaya bölünüyor,koşturuyor,yoruluyoruz..Bu koşuşturma bizi çabuk sinirlenen anın kıymetini bilmeyen insanlar haline dönüştürüyor..Hırçınlaşıyor hırslanıyoruz..Halbuki bir kadının işinin herşeyden önce annelik olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden bebeğimin gelişimin her anında yanında olabilmek onunla birlikte büyümek,eğlenmek için uğraşıyorum.Birlikte geçirdiğimiz anların kıymetini bilmek dileğiyle..

2 Ocak 2011 Pazar

2011 e hoşbulduk:)


2010 nu geride bırakırken bana bıraktıklarına baktım da 2010 da çok güzel şeyler yaşadım en önemlisi  bana yaşam enerjim kızımı verdi anneliğe ilk adımı attım o heyecanı telaşı yaşadım.Onu ilk kucağıma aldığımda hissettiklerim en özel anılarım olacak..Kızım doğduğunda ilk 1 hafta çok endişeliydim sürekli uyuduğu için gerçekten yaşadığına bile inanamıyordum sanki bir süre sonra yok olup gidecekmiş gibi hissetmiştim.Sonra yumuk gözleri açıldı seslere tepki verme aa uu deme derken emeklemeye bile başladı..Bakalım 2011 de ilk anne yi ne zaman diyecek!!Teşekkür ederim bana bu güzellikleri yaşatan yanımda olan herkese..
Umarım 2011 daha da güzel bir yıl olur herkes için bol neşeli ve huzurlu bir yılın bizi beklemesi dileğiyle..